CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, bir televizyon kanalında Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik yaptığı açıklamaların ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hakkında soruşturma başlatılmasına ilişkin açıklama yaptı.
Sezgin Tanrıkulu açıklamasında şunları kaydetti:
“Ankara CBS, hakkımda soruşturma başlatıldığını kamuoyuna duyurdu. İki konu var; birincisi, AKP kurulmadan önce yaşanan ve AİHM kararlarıyla da kanıtlanmış olan ‘Kürtlere yönelik’ bu ciddi ihlaller. AKP milletvekilleri ve yöneticilerinin kurumsal linç kampanyası başlatmasından kaynaklanan insanlık suçudur ve Devlette süreklilik esastır, bunu bu prensiple benimsemeleri, yeni sahibinin AKP olduğunu bir kez daha kabul etmektir. İkincisi, çetelerin, uyuşturucu tacirlerinin, vurguncuların peşine düşmesi gereken Ankara CBS’nin tatilde hakkımda soruşturma başlatıp bunu kamuoyuna duyurması göz ardı edilmemesi gereken bir uygulamadır.
‘KÖYLÜLER KAYBOLMAK ZORUNDA KALDI’
Geçmişin gerçekleri, mevcut siyasi durumlarınızla karşılaştırıldığında bükülemez veya değiştirilemez. Aşağıda AİHM’nin Türkiye’yi mahkûm ettiği iki davaya ilişkin kararlarından kısa alıntılar yapıyorum. İlkinde, Ekim 1993’te Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı bir köyde 11 köylünün nasıl kaybedildirildiğine ilişkin karar var. Devlet, bu köylülerin helikopterle götürüldükten sonra ortadan kaldırıldığını yalanladı. Ancak kayıp 11 kişinin yakınları, yakınlarının helikoptere bindirildiğine tanık oldu. Köylüler zorla kaybedildi.
İkinci dava ise Şırnak’ın Kuşkonar ve Koçağıllı köylerinin savaş uçaklarıyla bombalanması ve 33 köylünün öldürülmesine ilişkin AİHM kararı. Bunlar benim kararlarım değil, AİHM kararları. Şimdi beni linç etmeye çalışan zihniyet, 10 yıl sonra Roboski’de katliam oldu diyenleri de linç edecektir. Ama onları linç ettiğinizde gerçek ortadan kaybolmaz.”
Tanrıça ne dedi?
Tanrıkulu, TV100’de yaptığı yayında Türk Silahlı Kuvvetleri’ni eleştirerek, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yaptığı her şey eleştiriden muaf değil. Biz milletvekiliyiz, onları sorguluyoruz” dedi ve şöyle devam etti: “Burası Türk Silahlı Kuvvetleri değil mi? 12 Eylül faşist darbesini yapan ordu değil mi? 15 Temmuz’da darbeye kalkışan, köyleri yakan ordu değil mi… Onlarca faili meçhul cinayet. Takip ettiğim vakalar var. Türk Silahlı Kuvvetleri değil mi? 15 köylüyü helikopterden atan mı? AİHM kararıyla ortaya çıktı…”
Milletvekilleri olarak eleştirel olmaları gerektiğini belirten Tanrıkulu, “Soru soruyoruz, doğru mu yanlış mı diye soruyoruz. En azından Türk Silahlı Kuvvetleri’ne dair bu tür şüpheleri ortadan kaldırmak için bunu soruyoruz… Bu kadar köy mü yakıldı? Artık Roboski oldu, Uludere oldu…”
Sezgin Tanrıkulu, bugün sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında, “Dünkü açıklamalarımın ardından hakkımda bazı konularda sert eleştirinin ötesine geçen açıklamalar yapan/yazan herkesle tek tek kanun önünde hesaplaşacağım. dijital platformlar.” (HABER MERKEZİ)
